Ortadoğu’da sayıları diğer semavi dinlere nazaran her ne kadar az olsa da Yahudiler Ortadoğu bölgesinde etkili olan bir millet. Özellikle son 1 senede Hamas, Hizbulllah, Husiler ve İran ile girdikleri savaş nedeni ile hemen her gün adından bahsettiren bu millet hakkında savaş dışında merak edilen konulardan birisi de Ağlama Duvarı’ının kendileri için çok önemli olması sayılabilir.
Yahudiler için en kutsal mekan ağlama duvarı olarak geçer. Ağlama duvarı, Süleyman tapınağından kalan son yapı parçası. Buranın Yahudiler için önemini özetlemek gerekirse; Müslümanlar için Kabe ne ise Yahudiler için Ağlama Duvarı da aynı önem derecesindedir.
M.Ö 20’li yıllarda inşa edilen bu duvar, Kudüs tapınağının genişletilmesi için planlandı. Yahudiler için bu tapınak Rablerinin yeryüzündeki evi gibiydi. İbadetler bu merkezde yapılırdı.
Öyle ki tapınakta bir bölüm vardı ve bu bölüme başrahip bile yılda sadece bir defa girebiliyordu. Onlara göre bu oda Rab mevcudiyetinin en yoğun hissedildiği yerdi. Söz konusu tapınak M.Ö 586’da Babilliler tarafından yıkıldı. Tapınakta kutsal On Emir Ahiti çalındı ve bir daha da bulunmadı.
Bu olaylar sırasında Babil sürgünü de yaşandı ve Yahudilerin travması olarak kaldı.
Sürgün bittikten sonra geri gelen Yahudiler tapınaklarını yeniden inşa ettiler. Krals Herod zamanında bu tapınak daha da genişletildi. Zamanla yaşanan doğal olayların da nedeni ile tapınaktan geriye bugün sadece Ağlama Duvarı denen kısım kaldı.
ADI NEDEN AĞLAMA DUVARI OLARAK KALDI
Yahudiler zamanla yaşadıkları zor olaylar ve sürgünlerin ardından kendileri buraya atmış ve burada ağlayarak Rablerine dua ettiler. Ellerini duvara koyarak dualar eden Yahudiler dileklerini de kağıtlara yazarak taşların arasına sıkıştırdı.
Dünyanın neresinde olurlarsa olsun Müslümanların Kabe’ye dönerek ibadet etmesi gibi, Yahudiler de her yerde Ağlama Duvarına dönerek dua ederler.
