Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, sosyal medya üzerinden bu buluntuları duyururken, Kazı Başkanı Doç. Dr. Harun Özdaş, bu keşiflerin denizcilik tarihine önemli katkılar sağlayacağını belirtti.
Kazı çalışmaları, Dokuz Eylül Üniversitesi Sualtı Araştırmaları Merkezi (SUDEMER) tarafından Mavi Miras projesi çerçevesinde yürütülüyor. Bu yıl gerçekleştirilen kazılarda, geminin kimliğini ve battığı dönemi aydınlatan değerli buluntular elde edildi. Yeniçerilere ait 14 tüfek, 2.500 kurşun misket ve patlamış top gülleleri, geminin bir çatışmaya girdiğini gösteriyor. Ayrıca, Çin’in İslam pazarları için ürettiği mavi porselen kase setleri, geminin özel bir görev veya diplomatik misyon taşıdığına işaret ediyor. Porselenlerin paketlenmiş şekilde bulunması, bu eşyaların hediyelik olarak taşındığını düşündürüyor.
Kazı alanında ayrıca, gemi personeline ve askerlere ait pipolar, şimşir taraklar, bakır kaplar, seramik testiler ve küpler de gün ışığına çıkarıldı. Tunus Djerba bölgesine ait seramiklerin bulunması, geminin çıkış noktasının Kuzey Afrika olabileceğine işaret ediyor. Kızlan Batığı, Türkiye kara sularında Yeniçeri askerlerinin bulunduğu ilk Osmanlı gemisine ait kalıntılar olarak kayıtlara geçti.
Kazı Başkanı Doç. Dr. Özdaş, 2020’de tespit ettikleri batık üzerinde bu yılki çalışmalarda önemli buluntular elde ettiklerini vurguladı. “Gemi çatışmaya maruz kalmış ve Datça kara sularında batmış. 17. yüzyıldaki denizcilik tarihi için büyük zenginlik sunuyor” dedi.
Kazı çalışmaları 2025’te tamamlanması planlanıyor ve bu eşsiz keşif, Osmanlı denizcilik tarihine ışık tutacak yeni bilgilerin ortaya çıkmasını sağlayacak.
Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, bu buluntuların Osmanlı denizcilik tarihine yeni bir sayfa ekleyeceğini belirterek, emeği geçen ekipleri tebrik etti.