Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Köyü’nde kaybolan ve 19 günün ardından cansız bedeni Eğertutmaz deresinde bulunan 8 yaşındaki Narin Güran cinayeti, Türkiye’yi derinden sarstı. Cinayetin sırları hala çözülemezken Narin’in cansız bedenini çuvala koyarak dereye saklayan Nevzat Bahtiyar’a ilişkin çarpıcı bir gerçek ortaya çıktı.
Muhabir Tv ‘den Tolga Demir, yazdığı köşe yazısında çok konuşulacak bir iddiayı ortaya attı. Demir’in köyde ulaştığı kişilerden edindiği bilgilere göre, Narin’in cansız bedenini amca Salim Güran’dan alıp çuvala koyan, daha sonra da Eğertutmaz deresine götürüp gömerek saklayan Nevzat Bahtiyar, olayın ardından göstermelik olarak aramalara katıldı.
BALIK TUTUYORMUŞ GİBİ YAPTI!
Demir’in ulaştığı bilgilere göre, Nevzat Bahtiyar’ın, Narin Güran’ı arama çalışmaları dışında 3 kez daha Eğerutmaz deresine balık tutmak için gittiği açığa çıktı. Demir, Bahtiyar’ın balık tutuyor gibi yaparak Narin’in cansız bedeninin olduğu noktayı gözetim altında tutmaya çalıştığını belirterek “Sanık Nevzat, Narin’in kaybolduğu 21 Ağustos’tan naaşı bulunan 8 Eylül’e kadar üç defa Eğertutmaz deresinde Narin’in gömüldüğü yerde oltasını alıp balık tutmaya gittiğini biliyorum.” ifadelerini kullandı.
YENİ İFADESİ ORTAYA ÇIKTI!
Daha önce verdiği ifadelerde, Narin’in cansız bedenini Salim Güran’ın aracından aldığını ifade eden Nevzat Bahtiyar’ın geçtiğimiz gece ifadesi yeniden alındı.
Yeni ifadesinde de farklı iddialarda bulunan Bahtiyar, olay günü su şebekesi için Salim Güran’ı saat 15.08’de aradığını ileterek “Daha sonra Salim beni çağırdı. Yukarı çıktım. Birlikte Arifler’in evine girdim. Narin’i odada yerde ağzını köpüklü gördüm. Salim bana “Narin’i öldürdüm. Sende artık suç ortağımsın. bunu yok edeceksin. Al götür parçala Eğertutmaz deresine at yok et. Sana sonra 200 bin TL para veririm” ifadelerini kaydetti.
Narin’in, amca Salim ile anne Yüksel Güran ile ilişkisine şahit olduğu için amca Salim Güran tarafından öldürüldüğünü ileri süren Bahtiyar, evdeki odaların kapılarının kapalı olduğunu aktardı ve diğer çocukları görmediğini, kendisi evden uzaklaşırken Yüksel Güran’ın ağladığını öne sürdü.
Tolga Demir yazısında, Güran aile üyelerinin bir kısmının sorgulamaları neticesinde verdikleri çelişkili cevaplarla kuvvetli suç şüphesi sebebiyle suça iştirakten gözaltına alındığına dikkat çekerken “Güran ailesinin geriye kalan kesim ise bütün bu çelişkili ifadeler, yalan görgü tanıklığı, HTS kayıtları, bulunan DNA’lar ışığında bile hala tutuklu bulunan amca Salim’i korumaları, bu konuda tek açıklama yapmayıp suskun kalmaları yetmediği gibi pişkince basın açıklaması yapabiliyorlar.” ifadelerini kullandı.
Dışarıda olan ağabey Baran’ın geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamasını hatırlatan Demir, “Biz ağa bir aileyiz kendi içimizde Narin’i öldürsek kimsenin ruhu duymazdı, amcam babamdan ötedir iyide sorarlar adama hani toz kondurmadığın o amcanın arabasında vahşice katledilen tek ve daha 8 yaşında olan kız kardeşinin DNA’sı çıktı buna ne diyeceksin yani tam bir akıl tutulması. Baba Arif Güran ise bütün bu gelişmeler ışında ilk etapta tutuklu kardeşine laf söyletmiyordu. Köyün muhtarıdır köyden birileri için gitmiş bizim için gitmiş kendisi için gitmiş bizde gittik ne var bunda deyip her zaman korudu.” açıklamasında bulundu.
Narin’in kamerada gözüktüğü saat 15.15 ile 15.21 arasında altı dakika olduğunu ve Narin’in o yokuşu çıkarak ortalama 2 dakika sonra eve varacağını ifade eden Demir, “Geriye sadece dört dakika kaldı. Bu dört dakikada Narin eve vardığında canına mal olacak gayri ahlaki bir durumla karşılaşacak-öldürülecek-battaniyeye sarılacak-amca Salim hazırlanması için gidip Nevzata seslenecek-Narin battaniyenin içinde arabaya taşınacak sonra nevzatın evinin oraya götürüp teslim edecek. Bütün bunları sadece dört dakikada yapacak öyle mi? Bu imkansız, bu mümkün değil, bu hayatın olağan akışına çok ama çok terstir, BU UYMUYOR. Ancak dört dakikada Nevzat oraya gelir. Zaten kulübede az bir kazı var ilk oraya gömülecekti sonra vazgeçildi.” ifadelerini kullandı.
HTS kayıtları ışığında planlı bir cinayetten söz edildiğini ileten Demir, “ Bu durumda Nevzat’ın rastgele bir tesadüf karşılaşma veya bahçede görme sonucunda cinayete müdahil olduğundan söz edemeyiz bizzat başından beri planın içinde olduğu anlaşılıyor. “ dedi.
“Yine savcının ağabey Enes’e sorduğu sorudan, ağabey Enes’in o gün köyün marketinden enerji içeceği aldığını hatta o anda markete köylüleri olan zihinsel engeli S.N’nin de o anda markete girince ona da enerji içeceği aldığını anlatması üzerine, Savcı o gün köyün içindeki marketin kapalı olduğunu söylüyor.” ifadelerini kaydeden Demir, yazsıısnın devamında, “Salim’in bundan sebep gidip benzinlikten ıslak mendil aldığını ve yine Salim, benzinliğe giderken kuvvetle muhtemel Narin arabada değildi sadece battaniye vardı. Narin Nevzat’a teslim edilmiş arabadaki dna lar yok edilmek için ıslak mendil alındı. O battaniye de mutlaka Yüksel hanımdan alınmış olsa gerek. Narin beklenen saaten erken eve gelir ve yine bazen evdeki hesap çarşıya uymaz, hesaba katmadığın en ufak bir detay yüzünden (ıslak mendil) elin ayağına dolanır.” söyleminde bulundu.
Yazdığı köşe yazısında, “Hani hep üst akıldan söz ediyoruz ya acaba kimden bu bağlamda tavsiye alındıda Narin’e suyun altında mezar yapıldı? Narin’i ölümüne sebep olan nasıl bir gayri ahlaki bir durum vardı da bu denli bir kenetlenme oldu? Narinin halası neden sosyal medyada ısrarla suçu imama veya cami çalışanlarına atmaya çalıştı?” sorularını yönelten Tolga Demir, “Güran ailesi farklı hatlarla yaptığı yalan yanlış ihbarlarla kolluk kuvvetleri Eğertutmaz deresinden uzaklaştırıp farklı bölgelerden arama tarama yapmalarına ve bunun sonucunda da Narin’in naaşını 19 gün gibi çok geç bulunmasına sebep oldular ve bugüne kadar hiçbir şekilde çözülmedi. Bu gayri ahlaki durum yasak aşkının da ötesinde bir durum olsa gerek…” ifadelerini kullandı.