Ana Sayfa GÜNDEM İstanbul Havalimanı’nda Sovyet krizi

İstanbul Havalimanı’nda Sovyet krizi

Aldığı konutun belgelerini teslim etmek için gittiğini belirttiği Ukrayna’dan yaşadığı Rusya’ya dönmek isteyen 70 yaşındaki Lyubov Moiseevna Bikmukhametova, ülkeye kabul edilmediği için 9 Ekim’den bu yana İstanbul Havalimanı’nda kalıyor.

BİR SOVYET HİKAYESİ

Bikmukhametova, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) döneminde, bugün Rusya sınırları içinde yer alan Ryazan şehrinde 1954’te dünyaya geldi. SSCB ordusunda görev yapan Müslüman Tatar bir subayla evlenen Bikmukhametova, eşinin görevi dolayısıyla Rusya’nın farklı şehirlerinde yaşadı.

SSCB’nin dağılma sürecinde, eşinin son görev yeri olan Poltava şehri, bugün Ukrayna sınırları içinde kaldı. Bağımsızlık süreci sonrası Bikmukhametova ve ailesi Ukrayna vatandaşı oldu. Eşi ise Ukrayna ordusundan istifa ederek Rusya’ya yerleşti ve ailesini de yanına aldı.

Bikmukhametova, bu süreçte Rus vatandaşlığına başvurmadı ve yalnızca Ukrayna pasaportu kullandı; 2021’e kadar Ukrayna’ya hiç gitmedi.

Bikmukhametova, Rus makamlarına yazdığı mektupta, Ukrayna’da aldığı konutun belgelerini teslim etmek için Rusya’dan ayrılarak İstanbul üzerinden Ukrayna’ya gittiğini belirtti.

Ukrayna’daki işlerini bitiren Bikmukhametova, İstanbul üzerinden Rusya’ya dönmek istedi. Ancak Moskova’ya varışında, Ukrayna vatandaşı olduğu ve vizesi olmadığı gerekçesiyle Rusya’ya kabul edilmedi.

Türkiye’ye deport edilen Bikmukhametova, o tarihten bu yana İstanbul Havalimanı’nda kalıyor. Giden yolcu katında bekleyen Bikmukhametova, yanından valizini ve eşyalarını ayırmıyor.

MEKANİK TEKNİYESİYMİŞ

Bikmukhametova, bir aydan fazla süredir İstanbul Havalimanı’nda kaldığını söyledi.

Rusya’da yaşadığını belirten Bikmukhametova, şöyle konuştu:

“Orada doğdum, eğitim gördüm. Enstitüde mekanik teknisyeni eğitimini tamamladım. Sonra evlendim. Eşimin görev yeri olan Uzak Doğu’ya gittik. Eşim stratejik bombardıman havacılık alanında askeri pilottu. Orada 3 garnizonda 13 yıl görev yaptık. 13 yıl sonra bizi Ukrayna’ya görev için gönderdiler. Sonra Sovyetler dağılmaya başladı. Sovyetler Birliği’nde olan ülkeler bağımsızlığını elde ettiler. Ukrayna’da yaşayanlara vatandaşlık verildi. Böylece Ukrayna vatandaşı olduk. Eşim Ukrayna ordusu için yemin etmek istemedi. Çünkü Sovyetler’e yemin etmişti. Bu nedenle Ukrayna’dan ayrılıp Rusya’ya gitti.”

Bikmukhametova, 70 yaşını aşan eşinin şu anda Rusya’da olduğunu, iki kez felç geçirdiğini ve sağlık sorunları yaşadığını belirtti.

HAVALİMANI ÇALIŞLANLARI YARDIMCI OLDU

Ukrayna’ya neden gittiği sorusunu yanıtsız bırakan ve Ukrayna pasaportuna sahip olduğu için Rusya’ya alınmadığını söyleyen Bikmukhametova şunları dile getirdi:

“Bir aydan fazladır İstanbul Havalimanı’nda kalıyorum. Burada çalışanlar 3 günlüğüne beni otele götürdü. Duş almak ve dinlenmek için otele gittim. Burada hiçbir yere gitmiyorum. Hep aynı yerimde duruyorum. Bu nedenle ayaklarım şişiyor. Gece burada yatıyorum. Havalimanı çalışanları yardımcı oluyorlar. Onlara yardımcı oldukları için teşekkür ederim.”

“DÖNMEME İZİN VERİN”

Bikmukhametova, “Rusya’ya, Ryazan kentindeki ailemin yanına gitmek istiyorum. Eşim orada yatılı bir pansiyonda kalıyor. Onu oradan 9 Ekim’de almam gerekiyordu. Sizden (yetkililerden) Rusya’ya girmeme ve kocamın yanına dönmeme izin vermenizi rica ediyorum.” ifadelerini kullandı.

Bikmukhametova, ülkeye girişine izin verilirse Rus vatandaşlığına başvuracağını da belirtti.

TERMİNAL FİLMİ GERÇEK OLDU

The Terminal filmi, Viktor Navorski adındaki bir yolcunun, ülkesindeki siyasi bir kriz nedeniyle New York JFK Havalimanı’nda mahsur kalmasını konu alır. Navorski, ülkesi Krakozhia’da (Eski bir Sovyet Cumhuriyeti veya Doğu Bloku devletine çok benzeyen, film için yaratılmış kurgusal bir ülkedir.) çıkan iç savaş nedeniyle pasaportunun geçersiz hale gelmesi yüzünden ABD’ye giriş yapamaz ve dönemez. Havalimanında kalmak zorunda kalan Viktor, burada yaşamını sürdürebilmek için yaratıcı çözümler bulur, arkadaşlıklar kurar ve yetkililerden yardım bekler.

70 yaşındaki Lyubov Moiseevna Bikmukhametova’nın hikayesi de benzer şekilde, vize problemi nedeniyle İstanbul Havalimanı’nda sıkışıp kalmasıyla **The Terminal** filmini hatırlattı. Tıpkı Viktor Navorski gibi, Bikmukhametova da bürokratik engeller yüzünden havaalanında yaşamını sürdürmek zorunda.