Galatasaray’ın Kasımpaşa maçı 11’i şöyleydi:
Fernando Muslera, Elias Jelert, Victor Nelsson, Abdülkerim Bardakcı, Ismail Jakobs, Roland Sallai, Kerem Demirbay, Gabriel Sara, Yunus Akgün, Victor Osimhen ve Mauro Icardi.
Yedekler de şu şekildeydi:
Günay Güvenç, Davinson Sanchez, Dries Mertens, Berkan Kutlu, Kaan Ayhan, Lucas Torreira, Michy Batshuayi, Barış Alper Yılmaz, Efe Akman, Metehan Baltacı.
Yedekleri verin Kasımpaşa’ya. Ortaya başa baş bir maç çıkardı.
Bunu neden anlattım. Galatasaray’ın kadrosunun nasıl zengin ve kaliteli olduğunu belirtmek için yazdım.
Hani Okan Buruk revizyon yaptı onu oynatmadı bunu oynattı diyorlar ya. Bu kadroda revizyon nedir? Kime göre neye göre. Hepsi ilk 11’lik adamların.
Bu maçta tek fark Galatasaray’ın çift santrforla oynamasıydı; uzun süre sonra ilk kez.
Osimhen de oynuyordu, Icardi de.
Okan Buruk ne şanslı bir teknik adam değil mi? Yerinde olmak isteyen kaç hoca vardır kim bilir?
Galatasaray’ın çift santrforla çıkması sanırım Kasımpaşa’yı da şaşırttı. Onun için bocaladılar bir ara. Defansın arkasına Osimhen ve Icardi’ye atılan her uzun topda yürekleri ağızlarına geldi. Bunlardan 3-4 tanesi ofsayttı ama ofsayt olmayanlardan golleri yediler.
20. ve 28. dakikalarda Osimhen, 34. dakikada Icardi… Golleri ustalık işiydi.
Maç 3-0 olduktan sonra kaybedecek bir şeyi olmadığını gören Kasımpaşa “Bari ben de çıkayım ileri” dedi, Barak’ın 37. dakikada kafa vuruşunun Muslera’da kalmasından sonra 44’te Fall öyle bir gol attı ki… “Icardi ve Osimhen’den ne eksiğim var” der gibi.
İlk yarı 3-1 bitti.
İkinci yarıya Osimhen çıkmadı. İlk yarıda sakatlanmıştı zaten. Zor bitirmişti. İkinci yarı yerini Mertens’e bırakınca Galatasaray yine tek santrfora dönmüş oldu.
Bu yarıya cesur başlayan Kasımpaşa’ydı. 50. dakikada Fall ani atakta topu götürdü, ceza alanına keserken top Jakops’un kolundan döndü. Hakem düdüğünü çaldı çalmasına da. Top içerde mi çarptı koluna dışarda mı? İş VAR’a kalmıştı. VAR da topu hakeme atınca Oğuzhan Çakır pozisyonu izlemeye gitti. Önce penaltı diyen hakem dönüşte penaltı değil dedi, korner verdi. VAR’dakiler bu pozisyonu nasıl çözemedi de önce penaltı veren, sonra iki dakika izleyin penaltı olmadığı kararını veren Oğuzhan Çakır nasıl çözdü; bilemedim.
Kasımpaşa artık dengeyi kurmuştu oyunda ve atak da geliştiriyordu sık sık. Şaşırtıcı bir şekilde iş tersine dönmüştü. Hele Jakops’un kanadı. Yol geçen hanı haline gelmişti. Bir Fall darmaduman ediyordu ortalığı.
Bunu gören Okan Buruk yine değişiklik silahına sarıldı. Kim çıkarsa çıksın, kim girersen girsin. Hepsi de kaliteliydi kalitelisine de bir tuhaflık vardı bu işte. Nedense beklendiği gibi oynamıyordu Galatasaray 3-1’e rağmen, iş usta ayakların her an bir şey yapabilecekleri ihtimaline kalmıştı artık.
Bu arada 63’te bir pozisyon oldu dikkatimi çeken. Abdülkerim’in Da Costa’ya faulu. Çok sertti. Hakem önce avantaja bıraktı, top taca çıkınca faulu verdi, Abdülkerim’e de sarı kart gösterdi.
76’da Kasımpaşa’nın kornerinde Berkan öyle bir ters kafa vurdu ki, Muslera nefis kurtardı topu. Yanlız o kornerden önce Fall’ın kafasında Galatasaraylı Jakops’un koluna çarpan top var. Açıktı bir de kolu. Hakemin penaltı vermemesi itirazlara da aldırmaması dikkat çekti tabi. Ama VAR hakeme “İzle” deyince yine gitti kenara. İzledi de izledi. Bu kadar açık pozisyonu bu kadar neden izledi bilemem. Sonunda verdi penaltıyı. Topun başına Hajradinovic geçti, Muslera’yı ters köşeye gönderdi: 3-2.
Galatasaray başı kesik tavuk gibi oynarken Kasımpaşa 90+5’te golü attı iyi mi? Da Costa 3-3 yaptı durumu.
Galatasaraylılar kusura bakmayın da söylemeliyim bunları;
– Eğri oturup doğru konuşalım. (Bunu da ilk kim demişse. Doğru oturup doğru konuşulmuyor mu mesela?) Galatasaray yönetimi bazı orantısızlıklara rağmen iyi kadro kurdu. Yedekleri de herhangi bir takımda rahatlıkla ilk 11 oynayabilecek özellikte. En sıradan bir teknik adam bile olsa başında ilk 11’i yazıp da tahtaya çıkın oynayın dese şampiyonluk mücadelesi yapar zaten.
– Sen maça çift santrforla başlamışsın. Rakip defans allak bullak olmuş. Çift santrfora ne de olsa uzun süredir alışık değil defanslar. Osimhen sakatlanınca neden vazgeçiyorsun ki bu sistemden. Elinde Batshuayi gibi bir adam var daha. Soksana oyuna, devam etsene sistemine. Sanırım Okan Buruk da pişman oldu ki bundan 73’te Batshuayi’yi aldı oyuna diyordum ki… Bu kez de Icardi çıkmaz mı? Yine tek santrfor yani.
– Okan Buruk’a bir kaç beden büyük geliyor bu takım. İddia ediyorum bu kadro Fatih Terim’de olsaydı zaten yine liderdi de, Avrupa’da da UEFA Avrupa Ligi’nde sıradan takımlarla değil, Şampiyonlar Ligi’nde üst düzey takımlarla mücadele ediyor olurdu. Galatasaray’ın hocası bu maçta bile kart görür mü kardeşim!
– Son dakikalar. Galatasaray gibi bir takım panik olur mu? Oldu. Golü de yedi. Pes ki ne pes. Galatasaray gibi bir takım 3-0’dan 3-3’e getirir mi maçı?
NOT: Kasımpaşa’yı tebrik ederim. Kora kor oynadılar. Ellerinden geleni yaptılar. Bravo.
