20 Şubat 2014 tarihinde başlayan Rusya-Ukrayna Savaşı kördüğüme dönmüş durumda. Ukrayna batılı devletlerin ve ABD‘nin desteği ile Rusya‘nın işgalci politikalarına karşı mücadele etmeye devam ederken, ara ara Ukrayna‘nın Rusya‘da sivil yerleşim yerlerini bombaladığı iddaları Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski‘nin en çok eleştirilen konuların başında geliyor.
Rusya-Ukrayna Savaşı, geçtiğimiz hafta ABD Devlet Başkanı Joe Biden‘ın Ukrayna‘ya taktik balistik füze izni vermesi ile yeni bir boyuta taşındı. Biden‘ın tartışma yaratan kararı ABD Başkanlık seçimlerini Donald Trump‘ın kazanmasından hemen sonra vermesi eleştiri konusu oldu. Biden‘ın bu kararı ile Trump‘a yeni bir dünya savaşı riski hediye ettiği yorumları yapıldı.
Bazı uzmanlar ise Biden‘ın bu riskli kararı, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin‘in Ukrayna özelinde Kuzey Kore ile yaptığı anlaşmaya karşılık aldığı değerlendirildi.
İSKANDİNAV ÜLKELERİNDEN HALKA ‘SAVAŞ’ BİLGİLENDİRMESİ
Rusya’nın yayılımcı politikaları, Avrupa genelinde güvenlik endişelerini artırmış durumda. Özellikle İskandinav ülkeleri, savaş ve kriz hazırlıklarını hızlandırıyor. İsveç, “Kriz ya da Savaş Olursa” isimli 32 sayfalık hayatta kalma rehberlerini güncelleyerek vatandaşlarına dağıttı. Bu rehberlerde temel gıda, su, ilaç ve enerji kaynaklarının yedeklenmesi gibi öneriler yer alıyor. Ayrıca kriz durumlarında hangi adımların atılacağı konusunda bilgilendirme yapılıyor. Finlandiya ve Norveç de benzer şekilde hazırlık rehberleri sunarak vatandaşlarını savaş ve kriz senaryolarına karşı eğitiyor.
İsveç, bu rehberle Soğuk Savaş döneminden kalan sivil savunma anlayışını yeniden canlandırmaya çalışıyor. Norveç, 2,2 milyon haneye kriz broşürleri dağıtarak enerji ve uzun ömürlü yiyecek stoku gibi konulara dikkat çekti. Finlandiya ise kış aylarında uzun süreli elektrik kesintilerine karşı alınacak önlemleri vurgulayan ‘olaylar ve krizlere hazırlık’ konusunda dijital rehberlerle vatandaşlarını bilgilendiriyor.
Bunun yanında, çevresel krizlere karşı da hazırlıklar yapılıyor. Örneğin, Finlandiya güçlü savunma altyapısını korurken, İsveç savunma sistemini yeniden inşa ediyor. Avrupa‘nın genelinde güvenlik kaygıları nedeniyle savunma harcamaları ve halkın farkındalık düzeyini artırmaya yönelik girişimler hız kazanıyor.
ALMANYA SIĞINAK SAYISINI ARTIRIYOR
Almanya, Ukrayna savaşı ve Rusya’nın Avrupa üzerindeki potansiyel tehditleri ışığında, halkı için sığınak altyapısını güçlendirme çalışmalarını hızlandırıyor.
Nürnberger Unterwelten‘in haberine göre Federal Nüfus Koruma ve Afet Yardım Ofisi (BBK), soğuk savaş döneminden kalan mevcut sığınakların durumunu değerlendirerek kapasiteyi artırmayı ve bu tesisleri modernize etmeyi planlıyor. Mevcut sığınakların büyük kısmı belediyeler ya da özel mülkiyet altında bulunuyor ve birçok sığınak geçmişte kullanım dışı bırakılmıştı. Şimdi, kriz yönetimi kapsamında sığınakların yeniden işlevsel hale getirilmesi hedefleniyor.
BBK‘nin öncelikleri arasında yalnızca sığınakların artırılması değil, halkın olası krizlere hazırlıklı olması için farkındalık kampanyaları ve rehberler sunulması da yer alıyor. Özellikle metro istasyonları ve yer altı otoparkları gibi mevcut yapılar, acil durumlarda koruma sağlayacak alanlar olarak değerlendiriliyor. Ayrıca, nükleer tehditler ve kimyasal saldırılar için kullanılan potasyum iyodür tabletlerinin depolanması gibi ek önlemler alınmakta.
Bu adımlar, Almanya’nın nüfusunu koruma konusunda ciddi bir yaklaşım sergilediğini ve potansiyel krizlere yönelik hazırlıklı olma amacını yansıtıyor. Sığınak kapasitesinin artırılması ve ulusal kriz yönetim planlarının uygulanması, savaşın Avrupa’ya sıçrama ihtimaline karşı tedbirlerin bir parçası olarak öne çıkıyor.
