Ana Sayfa GÜNDEM Şehit yakını söyledi demişti doğru çıkmadı. Gerçeği arşivden gazeteciler çıkardı

Şehit yakını söyledi demişti doğru çıkmadı. Gerçeği arşivden gazeteciler çıkardı

EKOL TV‘ye katılan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Öcalan çağrısını değerlendirmiş ve Erzurum’da bir şehit yakının açıklaması olarak iddia ettiği Öcalan ile alakalı sözler tartışma yaratmıştı.

“TERÖR BİTSİN ÖCALAN’I EVİME DAVET EDERİM” SÖZLERİNİN BİR ŞEHİT AİLESİNE AİT OLDUĞUNU SÖYLEMİŞTİ

Mehmet Uçum, 2013 yılında Erzurum’daki görüşmelerinden örnekler verdiği konuşmasında, “Akil İnsanlar Heyetinde Doğu Anadolu Grubu’nda çalışıyordum… Erzurum’da, başka illerde de oldu ama en çarpıcı örneklerden birisi. Erzurum’da bir şehit yakını, ‘Türkiye’de terör bitsin, terör örgütü tamamen tasfiye edilsin, bırakın Öcalan’ın serbest bırakılmasını, evimde adama kahvaltı vermezsem adam değilim’ dedi. Bakın bizim toplumun sağduyusuyla, derinliğiyle oynamayın.

Bunun gibi Akil İnsanlar döneminde birçok örnekle karşılaştık. Yani Türkiye toplumu, Türkiye halkı o kadar üstün yararlar gördüğü zaman her türlü şeyi tolere edebilecek bir engin birikime, engin irfana sahiptir. Devlet Bey inisiyatif alıyor. Diyor ki, ‘ben artık Meclis’te terör vesayeti istemiyorum’ Türkiye’de terör vesayetinin siyasi, sivil, entelektüel ve medya kolonları var. Türkiye her türlü vesayetten kurtulmak için yoğun mücadeleler verdi. Birçok vesayeti tasfiye etti ama bu terör vesayeti belli bir kesim üzerinden varlığını koruyor. Dolayısıyla çağrı DEM’e de yapılıyor. Bu işin sosyal, sivil, akademik ve medya kolonlarına yönelik de yapılıyor. Artık herkesin bu vesayetten kurtulması lazım” demişti.

GERÇEK ARŞİVLERDEN ÇIKTI. O SÖZLER KİME AİT?

Palandöken Gazetesi yazarı Mehmet Şener, söz konusu olan ‘Türkiye’de terör bitsin, terör örgütü tamamen tasfiye edilsin, bırakın Öcalan’ın serbest bırakılmasını, evimde adama kahvaltı vermezsem adam değilim’ sözlerinin arşivlerden çıkarıldığını ve aslında kime ait olduğunu köşesinde açıkladı.

Şener söz konusu yazısının ilgili kısmında şu ifadeleri kullandı:

“Pusula’dan Sevda Güneş ve İrfan Tarakçıoğlu, arşiv taraması yaparak yıllar önce Erzurum’da yapılan o toplantının kayıtlarını buldular.
İşin aslı astarı ortaya çıktı:
O söz meğerse bir şehit yakınına değil, dönemin baro başkanı Faruk Terzioğlu’na aitmiş.
Pusula, Faruk Bey’le görüşmüş.
Terzioğlu
hem doğrulamış hem de yeni görüş bildirmiş:
“Evet o sözü ben o günkü akan kanın durması anaların gözyaşlarının dinmesi maksadıyla söylemiştim. Bugün öyle düşünmüyorum.”
Kimse, Faruk Terzioğlu’nun vatan-millet sevgisinden ve devlete saygısından şüphe etmez.
Faruk Bey, bidayetinden beri ezber bozan çıkışlarıyla tanınan bir hukukçu, cesur bir Erzurumlu esaslı bir hicivcidir.
Söylediği sözü inkar edecek biri de asla değildir; nitekim de “ben dedim” demiş zaten…
Biz başından beri şuna itiraz ettik:
Hiçbir şehit babası, anası, eşi ya da kardeşi, “…ben Apo’yu evimde ağırlarım” demez.
Terzioğlu gibi akan kanın durmasını, gözyaşlarının dinmesini isteyen bir kimse, böyle uç bir örnek verebilir.
Hoş gerçekten de evinde misafir edeceğinden değil…
Her toplumda olduğu gibi bizde de bazı önemli şeylere vurgu yapmak ve altını kalınca çizmek adına marjinal sayılacak temsil getiririz.”