Rojda Altıntaş ve Emrullah Erdinç’in mahkemeden aktardığı bilgilere göre;
“KELLEM DE GİTSE DOĞRU BUDUR”
Arif Güran, araç meselesini anlattı:
“Salim’e, ‘Nevzat’tan arabayı aldığım zaman sen de oradaydın’ dedim. Şu an 80 bin lira zararım var. Neden hep bana oluyor? Nevzat’ı aradım, geldi. Neredeyse kavga edecek duruma geldik. Nevzat durumu asla kabul etmedi, parayı vermeyeceğini söyledi. Ben de kekelemesiyle dalga geçtim. Kellem de gitse, doğru budur. Bu konuşmalar böyle sakin geçmedi. Sorunun aramızda çözülmesini istedim, araya biri girdi. Önce Nevzat anlattı, sonra ben. Hacı Cevat Kaya, Nevzat’ın 40 bin lira ödemesi gerektiğini söyledi.”
Mahkeme Başkanı, Arif Güran’dan 1 dakika beklemesini istedi.
“KÜÇÜK KIZ SESİ DİNLETİYORLARDI”
Baba Arif Güran, müşteki olarak anlatmaya başladı:
“Ben kızımın kaçırılma meselesine nereden girdim söyleyeyim. İnsanlar telefonla arayıp küçük kız sesi dinletiyorlardı. Bunları duyunca kızımı aramaya başladım. Ben kimseye zarar vermem, melek değilim ama biri bana zorbalık yaparsa ben de karşılık veririm, ama kavgacı değilim.”
Mahkeme Başkanı, Arif Güran’ı kesmeden dinliyor.
Arif Güran devam ediyor:
“Arama köpeklerinin kanala yoğunlaştığını söylediler. İnsanlar çok kalabalıktı. Yaklaşık 2 buçuk kilometre köyün arkasına gittim, sonra köyün alt kısmına indim. Köpeklerin mısır tarlasına doğru yoğunlaştığı bilgisini verdiler, hızlıca yürüdük. Sonra Muzaffer amcamın oğlu beni aradı, bir trafik kazası olduğunu, Narin’e benzediğini söyledi. Az da olsa benzettim, gidip bakmak istedim. Komutanımla hastaneye gittik, gözümle görmek istedim.”
Baba Arif Güran’ın ifadesi alınmak üzere kimlik tespiti yapıldı. Arif Güran’ın konuşmakta zorlandığı görülmesi üzerine Mahkeme Başkanı Arif Güran’ın oturarak konuşmasını istedi.