14. yüzyılda inşa edilen ve bölge halkına vakıf mülkü olarak hizmet eden bu değerli yapı, Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi Vakfı’nın öncülüğünde aslına uygun olarak restore edildi.
RESTORASYON ÇALIŞMALARI
Vakfın Genel Müdürü Abdullah Süren, restorasyon süreciyle ilgili olarak, “Şeyh Hamid-i Veli’nin vakfiyesinde yer alan bu değirmenin, 600 yılı aşkın bir süre boyunca insanlığa hizmet ettiğini biliyoruz. Bu uzun tarihi mirası korumak ve yaşatmak amacıyla restorasyon çalışmalarını başlattık,” dedi. Süren, değirmenin 1970’lere kadar buğday öğütme işlevi gördüğünü ancak zamanla yıkılarak kullanılmaz hale geldiğini ifade etti.
Yapılan restorasyon, mimar ve mühendislerin titiz çalışmalarıyla gerçekleştirildi. Doğal Darende taşları kullanılarak yapılan değirmenin tavan lambrileri, pencereleri ve kaplamaları ahşaptan inşa edilirken, zemin döşemeleri doğal andezit kaplama ile tamamlandı. Bu çalışmalar, hem estetik hem de fonksiyonel açıdan tarihi değirmenin orijinal görünümünü koruyarak restore edilmesini sağladı.
YENİ FONKSİYONLAR ve TOPLUMSAL KATKI
Süren, değirmenin sadece bir tarihi yapı olarak kalmayacağını, aynı zamanda çeşitli yeni işlevler kazanacağını belirtti. Değirmen, içinde odun ateşinden ekmek fırını ve kafe barındıracak. Ayrıca, proje kapsamında büyük bir dut ağacından yapılmış su çarkıyla donatılacak ve bu çark, değirmenin kendi elektriğini üretmesini sağlayacak. Bu özellik, değirmeni enerji açısından da bağımsız hale getirecek.
Süren, “Bu tarihi değirmen, sadece yöre halkı için değil, Kayseri-Malatya kara yolu üzerinde yolculuk edenler için de önemli bir konaklama noktası olacak. Hem tarih hem de işlevsellik açısından büyük bir değer taşıyan bu yapının 600 yıllık kültürel mirası, hem yerel halkın hem de ziyaretçilerin hizmetine sunulacak,” diye ekledi.
GELECEK PERSPEKTİFİ
Somuncu Baba’nın tarihi su değirmeni, sadece restorasyon çalışmalarıyla değil, aynı zamanda modern eklemeleriyle de dikkat çekiyor. Hem kültürel bir mirası yaşatma hem de modern ihtiyaçları karşılamaya yönelik yapılan bu proje, bölgenin tarihini ve kültürel değerlerini korurken, aynı zamanda ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunmayı vaat ediyor.
