15 yıl Beşiktaş muhabirliği yaptım ben. Süleyman Seba döneminde.
Başkanlığı, adamlığı, rakibe saygıyı gördüm.
Kupayı kazandıkları bir maçtan sonra İstanbul’a dönerken, uçakta rakip takımın oyuncuları var rencide olmasınlar diye çıt çıkarmayan Beşiktaşlı futbolculara şahit oldum.
Sadece Süleyman Seba’da da değil.
Galatasaray başkanlarını da tanıdım, Fenerbahçe başkanlarını da.
Konu Galatasaray olduğu için… Özhan Canaydın’daki kibarlığına, rakibe karşı bakışına tanık oldum.
Faruk Süren gibi bir beyefendinin bir Galatasaray-Beşiktaş maçında heyecandan titrediğini gördüğü Süleyman Seba’yı nasıl sakinleştirmeye çalıştırdığını da biliyorum.
Rakip takımdan bir futbolcunun diğer kulüp başkanını gördüğünde ceketini ilikleyerek ayağa kalktığını da gördüm.
Kulüp başkanlarının birbirlerine ve rakiplerine olan saygısını daha uzun uzun anlatmayayım. Aslında bunları herkes biliyor.
Ama şimdi gördüklerim beni şaşırtıyor. Üzüyor da.
Hele Fenerbahçe-Galatasaray maçından sonra…
Galatasaray kazandı. İlk kez yenmiyor Fenerbahçe’yi.
Yenilmek de var futbolda. Geçen sezon da Fenerbahçe yenmişti Galatasaray‘ı deplasmanda.
Ama şimdiye kadar hiçbir futbolcu rakip kulübün başkanıyla böyle saygısızca dalga geçmemişti.
Ülkesinin milli takımına bile malum sebeple alınmayan bir saygısız formanın arkasına yazdırmış rakip kulübün başkanının adını geçirmiş sırtına zıplıyor, bağırıyor, çağırıyor. Aklınca alay ediyor.
Ben böyle şey görmedim.
Ne zaman oldu bu? Fenerbahçe-Galatasaray derbisinden hemen sonra.
Peki neden hemen yazmadım?
Bekledim. Türkiye’nin en olgun başkanı olması gereken 75 yaşındaki Dursun Özbek‘in olaya müdahale edeceğini sandım.
Yanılmışım!
Ses çıkmadı. Ses çıkarmayarak desteklediler de.
Arjantinli Mauro Icardi‘nin Ali Koç‘un adını yazdırıp da giydiği sarı kırmızılı forma ile ağğğ böğğğ diye bağırıp, zıp zıp zıplaması.
Söyleyin eyyy Dursun Özbek bu ayıp değil mi?
Ne yani bundan sonra Fenerbahçe de Galatasaray’ı yenince mesela Mert Hakan Yandaş mı dalga geçsin seninle. Sırtına senin adının yazdığı formayı giyip zıp zıp zıplasın mı? Ayıp olmaz mı?
Nerede kaldı kulüp başkanına saygı!
Sayın başkan. Bugün ona yarın sana.
Arjantinli yarın öbür gün çeker gider ülkesine.
Ayıbı da size kalır bunun.
Dediğim gibi en tecrübeli, en olgun, en yaşlı başkan olarak siz kucaklamalısınız aslında tüm kulüpleri, başkanları.
Doğru olanı siz göstermeli, ışık tutmalısınız.
Yoksa öyle bir karanlığa gömülürüz ki… Siz de kalırsınız ışıksız bir başınıza.
Görüntüyü tekrar koymuyorum buraya.
Ayıba alet olmayacağım.
Sadece Ali Koç‘a değil tabi. Hasan Arat‘a da Dursun Özbek‘e de olsa bunu yapmayacağım.
