Küçük Narin’in cesedinin bulunmasıyla Türkiye yasa boğuldu. Soruşturmanın ve otopsi sürecinin detaylarını Halktv.com.tr yazarı İsmail Saymaz canlı yayında anlattı.
EN ERKEN 15 GÜN EN GEÇ 1 AY’A ÇIKACAK
“Otopsi ön raporu 15 gün sonra açıklanacağını bildirdiler. Cesette deformasyon olduğunu bu sebeple çeşitli bulgular alındığını ve kesin ölüm nedenine ve zamanına karar vermenin ve mümkün olmanın bugün mümkün olmadığını ifade ettiler. Diyarbakır adli tıp grup başkanlığı raporu 15 gün sonra çıkacak. Kesin ölüm nedeninin saptanması için dosyanın İstanbul Adli Tıp 1. İhtisas Kurumuna gönderileceğini de belirttiler. Yüzde 90 böyle olacak dediler. Küçük Narin’in ölüm nedeni şekli en erken 15 gün en geç bir ayda ortaya çıkar dediler. Bu kurşunla yaralama olsaydı daha kısa zamanda sonuca ulaşılırdı ama Küçük Narin 21 Ağustos’ta kayboldu. Adli tıpta incelemeye alınan çuvalda o günkü kıyafetler, eşyaları da çuvaldaydı. Demek oluyor ki kaçırıldığı gün hayatını kaybetti. Yaklaşık 18-19 gün boyunca cesette meydana gelen deformasyonlar nedeniyle ölüm nedenini belirlemek biraz zaman alıyor. Ölümün ne şekilde meydana geldiği ancak böyle anlaşılabilir. Bana böyle aktardılar. Gerekli biyolojik incelemeler yapılacak. Eşyaların da içinde olması nedeniyle onlar üzerinden de bulgu örnekleri alındı. DNA örnekleri olabilir çünkü. Bunlar da ayrıca incelenecektir diye düşünüyorum.”
TEK KİŞİNİN YAPMASI MÜMKÜN GÖZÜKMÜYOR
“Burada açıklığa kavuşması gereken soru şu: kaçırıldığı gün mü hayatını kaybetti? Bulunduğu dereye o gün mü gömüldü? Çünkü bu tek bir insanın yapabileceği bir gömme değil. Zemine yakın bir yerde, üzerine taş koyup dallarla kapatmak tek kişinin yapacağı bir iş değil. Tekrar soruyorum narin öldükten sonra mı buraya bırakıldı? Bu derede daha önce de arama yapıldı ama bulunamadı. İkinci ihtimal Narin daha sonra mı buraya getirildi? Eğer öyleyse de askerin polisin Türkiye’nin gözü buradayken bu nasıl oldu bu da bir soru işareti. Bu iş artık cinayete dönüştü. Aile üyeleri dahil 21 kişi gözaltına alındı.”
BU ARTIK BİR CİNAYET SORUŞTURMASI
“Bugün itibariyle resmen ve fiilen Küçük Narin’in öldüğü anlaşıldı ve cinayet soruşturması var. Yakınları dahil herkes bu cinayetin potansiyel şüphelisi. Kız çocuğu kuran kursundan çıkıyor ve kayboluyor. Tüm köy bilgimiz yok diyor. Cesette köyün ilerisinde bir derenin içinde bulunuyor. bunun açıklığa kavuşması gerekiyor. Neyse ki, en azından ceset bulunabildi. Günlerdir o da bulunamıyordu. Bu aşamadan sonra şüphelilerden elde edilecek bilgilerle faile ve belki faillere doğru gideceğiz. Bulunma şekli suyun içinde çuvalda üstüne taş koyarak dallarla örtülerek bulunması bu işi birden fazla kişinin yapacağı şüphesi uyandırdı.”
AİLE ENSARİOĞLU’NUN AŞİRETİNDEN OLABİLİR
“Ben bir an şöyle düşündüm. Acaba bu köy Ensarioğlu aşiretinden mi? Sormadım ama olabilir yani. Bizim de kulaklarımıza bazı duyumlar geliyor ama bunu ben de dile getiremiyorum. Yani öyle de olabilir olmayadabilir. Ben gazeteciyim. Duyumlarımız var. Doğruymuş gibi aktarırsam öyle çıkmazsa başka insanlar töhmet altında kalır. Fakat sayın vekilin kurduğu cümle ben biliyorum ama söylemiyorum cümlesi. Biliyorsanız gidin savcıya anlatın. TV ekranından neden söylüyorsunuz. Köyün çoğunluğu birbiri ile akraba. Kimse kimsenin aleyhine ifade vermediğine dair bir kanaat var. Bu durum Sayın Vekilin de sizinle akrabalık bağı olduğu ve bu nedenle bilgi sakladığı ya da siyasi tercih sebebiyle sakladığı şeklinde yorumlanabilir. Ensarioğlu bu cinayetteki duruma manipülasyon diyeceğine açıklasın biz de bilelim.”
GÖZALTI İÇİN OLAN GAYRET SORUŞTURMADA SERGİLENMEDİ
“Orada Demirtaş ve eşi de yürüyor. Sert müdahalenin sebebi muhtemelen yürüyüşçülerin kimliği. Burada bu kadar gayretli olacaklarına keşke cinayet soruşturmasındaki hataları yapmasaydı. Diyarbakır Jandarma Komutanı açıklama yaptı. Dedi ki ‘Allah nasip ederse kısa zamanda kızımızı bulacağız. Üstünden 15 gün geçti ve kızın cesedi bulundu. Böyle iş olur mu. böyle devlet ciddiyeti olur mu?”
GİZLİ TANIK İDDİASI VAR
“Savcılık soruşturmasında beklemediğimiz bir katil de çıkabilir. Bugünkü bilgilerle konuşuyoruz. Dolayısıyla soruşturmada bu ana kadar katili bulacak noktada veri elde edilemediğini anlıyoruz. bu sebeple mevcut tanıkları yeniden sorgulayarak çelişkilere bakarak çapraz incelemeler yaparak sonuca gideceklerdir. İşi zorlaştıran cinayetin ve kızın nasıl kaybolduğuna dair henüz kamuoyunu ikna edecek, şüpheliye götürecek kadar verinin olmayışı. Günler geçiyor fail bulunamıyor. Savcılıkta poliste elde kim varsa tekrar gözaltı yaparak tutuklama imkanıyla alarak yakalayacak. Bu artık bir cinayet soruşturması ve herkes şüpheli. Belki tutuklanma riski bilenleri bildiklerini anlatmaya itebilir. Bir gizli tanık çık iddiası var ama bu tür davaların zorluğu budur.”